AYŞE YOLCU: HZ. ÖMER’in ADALETİNİ İSTİYORUZ

Kandıra Haber köşe yazarlarından Ayşe Yolcu' nun 02.09.2018 tarihli köşe yazısı sizlerle.

AYŞE YOLCU: HZ. ÖMER'in ADALETİNİ İSTİYORUZ

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adı ile….

Sevgili okuyucularım, bugün sizlere adil olmak adâletli olmak hakkında bazı şeyler yazacağım, acizane bir kardeşiniz olarak izniniz ile……

Adâlet kavramı çok önemlidir!

Nedir âdil olmak ?

Adalet, her şeyi layık olduğu yere koymak, doğru hüküm vermek haksızlıktan sakınmaktır.


Adaletin zıddı zulüm, haksızlık, adam kayırmak gibi kötü davranışlardır.!

 Hz. Adem’den son Peygamber Hz.Muhammed (sav)’e kadar gelen bütün Peygamberler hak ve adalet anlayışını insanlara tebliğ etmek için gönderilmişlerdir.

 Yer yüzünde ilahi adalete uyulduğu  sürece  insanlar arasında huzur, barış ve sevgi hakim olmuş, ilahi adalet ölçülerine uyulmadığı dönemlerde ise  zulüm, kan, göz yaşı ve haksızlık hakim olmuştur.

 Allahu teala  Âdil olmayı emreder..

 (Nahl Suresi), 90. Ayet


Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor….sadagallahül aziym..(Şüphesiz Allah doğruyu söyler..)

Şimdi günümüze bakalım isterseniz ;

Sizce ne kadar Adâlet var Ülkemizde??

Âdil düzen içindemi yaşıyoruz acaba??

Yoksa herkes tutturabildiğinemi Adalet uyguluyor ? Ne dersiniz?

Hz Ömerin adaletini görmek istiyoruz !

Ancak çevreme baktığımda hiçte içler açıçı görmüyorum maalesef yaşananları…

Adil demek herkese eşit davranmak demektir .

Ayrımcılık gözetmeksizin, 

Kendin için ne istiyorsan karşındaki için de aynı şeyi istemektir…

Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına da yapmaman demektir Âdil olmak ….


Biz müslümanız Elhamdülillah ama gereğini hiç yapmıyoruz !çok üzgünüm ama öyle malesef…

Nasıl bir idari sistem olmalı ki herkes barış içinde yaşasın?

Haddim değil belki ama kendimi sorumlu hissediyorum bu konuda …

Çünkü herkes elinden geldiğince bir yanlışa dur demeli öyle değilmi..?!

Ilk önce Enelik ten yani benlik davasından vazgecmeliyiz…

Ben değil biz olursak kurtuluşa ereriz EvvelAllah….

Birbirimizi koruyup kollamalıyız…

Komşumuz açken tok olmamalıyız..

Sokaktaki Kadını Kızı , kardeşimiz Annemiz gibi görmeliyiz …

Haksız kişiyi makam mevki sahibi diye korumamalıyız…

Garibanı gücü yok diye ezmemeliyiz..

Haksızlığa boyun bükmemeliyiz , bizi sevmezler diye..

Paraya pula esir olup kul hakkı yememeliyiz..


Allahtan başka hiçbir şeyden ve hiç kimseden 

Korkmadan mazlumu korumalıyız..

Cesur olmalıyız…hz Hamza gibi..

Âdil olmalıyız..hz Ömer gibi..

Merhametli olmalıyız..hz Muhammed  (s.a.v) gibi….

Hazreti Ömer kapı kapı dolaşıp bir bir halkının halinden haber alırdı..

Bir padişah gibi Kral gibi ihtişamlı dolaşmaz ilk önce halkın derdini dinler derman olmaya çalışırdı …

Bir aç gördüğünde kendine kızar ! Nasıl sizden haberdar olmadım diyerek ağlardı.!


Kendi nefsinden önce halkı düşünür onların rızasını kazanmak için çabalardı..

Çünkü bilirdiki ; Hakkın rızası Halkın rızasında gizli idi….

Hz. Ömer, adaleti uygularken Kur’an ahlakının gereği olarak, herkese eşit davranmış; 

soyluluk, zenginlik, akrabalık, makam gibi unsurların adaleti engellemesine kesinlikle izin vermemiştir. Bu konuda O’nun yanında bir köle ile efendisi arasında fark yoktur.

Şimdi söyleyin sevgili dostlar varmı böyle idareciler? …var ise neredeler ?

Şimdi ise zengin fakiri insan yerine koymuyor malesef…öyle bir zamana geldikki ye kürküm ye misaline döndük ..

Yaşadığım bir olayı anlatmak isterim sizlere..


Birgün Almanyada bir kafede kahvalti yapmaya gittik ama cam kenarları tıka basa doluydu bende cam kenarında oturmak istiyordum ama  mecburen kenar tarafa oturacaktık…

Ben kahve almaya gittim o sırada bir Alman bayan yanıma geldi ve oo ne kadar şık bir hanımsınız..

Ayakkabınız şalınız çantanız ne kadar uyumlu ,

Biz şimdi kalkıyoruz isterseniz bizim kalktığımız yere siz oturabilirsiniz cam kenarına dedi..

Bende cok naziksiniz hanımefendi çok teşekkür ederim dedim ve bizim Türk Hanımlarını çağırarak;

Hanımlar gelin cam kenarına oturacağız , bu bana değil kıyafetime ikramdır dedim…

Yani insana insan olduğu için değilde

Zenginliğine ve garibanlığına göre değer veriliyor ! Buda beni çok üzüyor!


İslam bu değil Arkadaşlar!

Âdil olmak zorundayız!

Adalet herkese eşit olmaktır 

Eşit davranalım lütfen …

Sevelim birbirimizi …

Kendi kardeşimiz gibi..

Canda can gibi…

Yoksulu kucaklayalım 

Ezik hissetmesin kendisini…

Paran ile ön planda olma !

İnsanlığın çıksın ön plana …

Kim olursan ol..

Büyük görme kendini..

Bak mezarda yatanlara ,

Zenginide , fakiride aynı yerde, bir hizâda..

Rastladım süslü bir kabire

Belliki zenginmiş dönmüş fakire

Kurtuluş varmı dedim münker nekire ?

Medet yok dediler secdeden gayri..!!


Evet sevgili Dostlar …

Kendin için istediğini başkası için de istemedikçe gerçek manada iman etmiş olmazsınız buyuran bir Peygamberin ümmetiyiz bizler…

Dilerim mesajımı almışsınızdır..

Idarecisinden görevlisine 

Zengininden fakirine

Sade vatandaştan üst düzeye 

Sözlerim herkese tüm Muhammed ümmetine….


Kalın sağlıcakla sevgili okuyucularım Allah’ın selamı bereketi üzerinize olsun..

Rabbime emanetsiniz….


Ayşe Yolcu…

Exit mobile version