Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçlamasıyla yargılandığı davada 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ancak mahkeme, cezasına rağmen tahliyesine karar verdi. 148 gündür tutuklu bulunan Özdağ, karar duruşması için ikinci kez Silivri’de hakim karşısına çıktı. Duruşmada yaptığı etkili ve dikkat çekici savunmada hem suçlamalara hem de yargı sürecine sert eleştirilerde bulundu.
Mahkeme Salonu Yoğun İlgi Gördü
Silivri Marmara Cezaevi yerleşkesinde bulunan duruşma salonu, sabah saatlerinden itibaren doldu. Duruşmayı izlemeye gelenler arasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır, İYİ Parti’den Lütfü Türkkan ve Hakan Şeref Olgun, Zafer Partisi yöneticileri, eski milletvekilleri ve çok sayıda yurttaş yer aldı. Salona jandarma eşliğinde getirilen Özdağ, alkışlarla karşılandı. Mahkeme başlamadan önce İstiklal Marşı okunması dikkat çekti.
Özdağ: “Delil Olarak Sunulan Belgeler Geçersiz”
Duruşmada söz alan Ümit Özdağ, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmedi. Savcılığın iddianamesine temel olan raporun imzasız ve mühürsüz olduğunu vurgulayan Özdağ, “Bu belge hukuk dışıdır, kim tarafından hazırlandığı dahi belli değil” dedi. Özdağ, hakkında delil olarak sunulan sosyal medya paylaşımlarının eski parti üyelerine ait olduğunu, kendisine ait bir paylaşımın dosyada yer almadığını belirtti.
Ayrıca iddianamede adı geçen tek paylaşımın da, daha önce hakkında takipsizlik verilen bir kullanıcıya ait olduğunu söyledi. Özdağ, “Benim hiçbir X paylaşımımda şiddete çağrı ya da halkı kin ve düşmanlığa teşvik yok. Aksine, birçok paylaşımımda şiddeti kınadım, suç duyurusunda bulundum” ifadelerini kullandı.
“Savcılık Hukukun Sınırlarını Aşmıştır”
Ümit Özdağ, savcının iddialarına sert sözlerle karşı çıktı: “Engizisyon mahkemeleri bile bunu yapmazdı. Savcılık, suç olmayan içeriklerden suç üretmeye çalışıyor.” Savcılığın, adının dahi geçmediği bir belgeye dayanarak ceza istemesinin, hukuka ve vicdana aykırı olduğunu savundu. “Beni yurttaş değil, düşman olarak görüyorlar. Bu dava, düşman ceza hukuku uygulamasının bir örneğidir” dedi.
Kayseri Olaylarıyla İlgili İddialara Yanıt
Özdağ, sosyal medya paylaşımlarının Kayseri’deki olaylarla ilişkilendirilmesini de eleştirdi. “Kayseri’deki olayların nedeni 7 yaşındaki bir kız çocuğuna yönelik tacizdir. Bu utanç verici olay halkı harekete geçirmiştir, benim paylaşımlarım değil” dedi. Savcılığın bunu göz ardı ederek, halkın tepkisini kendisine bağlamasının hem Kayseri halkına hem de adalete hakaret olduğunu dile getirdi.
“Yargının Bağımsızlığına Gölge Düşürülüyor”
Savunmasında, mahkeme heyetine de seslenen Özdağ, “Bağımsız bir yargı sistemimiz olsaydı, ben burada olmazdım. Bugün vereceğiniz karar sadece beni değil, Türk milletinin adalete olan inancını da etkileyecek” dedi. Karar öncesi hâkime hitaben, “Sizden cesaret istiyorum. Allah’tan başka kimseden korkmayın” şeklinde konuştu.
Mansur Yavaş: “Tahliye Adaletin Gecikmiş Tecellisi”
Duruşma sonrası açıklama yapan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Ümit Özdağ’ın serbest bırakılması, adaletin çok geç de olsa gerçekleşmiş halidir. Ancak sadece tahliye değil, beraat kararı da bekliyorduk. Hukuk, kişiye veya düşünceye göre değil, evrensel kurallara göre işler” dedi.
Gözaltı Süreci ve Diğer Davalar
Ümit Özdağ, 19 Ocak’ta yaptığı bir konuşmanın ardından 20 Ocak’ta gözaltına alınmış, ardından “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçlamasıyla tutuklanmıştı. Ayrıca, Cumhurbaşkanı’na yönelik ifadeleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla da hakkında ayrı bir dava açılmıştı.
Sonuç: Tahliye Ama Cezasızlık Değil
Mahkeme heyeti, Özdağ’a 2 yıl 4 ay hapis cezası verdi ancak tutukluluğunun yeterli olduğu kanaatine vararak tahliyesine hükmetti. Karar, salonda bulunanlarca alkışlarla karşılandı. Ancak dava süreci kamuoyunda “ifade özgürlüğü”, “yargı bağımsızlığı” ve “siyasi baskılar” gibi tartışmaları da beraberinde getirdi.